1619
Bazen öyle kolay öğrenilmez. Öğrenirken bazı engellerle karşılaşırız. Bu engeller hızlı ve kolay öğrenmemizi etkilediği gibi, öğrenme sıkıntısı çekmemize de neden olabilir. Bazen de öğrendiğimizi zannederiz ama yeni bir şey öğrenemeyiz. Sadece bildiklerimizi tekrarlamışızdır. Bazen de öğrendiklerimizi hatırlamakta zorluk çekeriz. Bunların nedeni, insanların çoğu zaman bilgiyi farklı şekillerde almaları ve kaydetmeleridir. Aynı bilgiyi bile farklı zamanlarda farklı yere kaydedebilirler. Bunun doğal sonucu olarak da, öğrenme ve anlamada bağ oluşamayabilir. Yanlış eşleşmeler oluşabilir, yanlış bilgiler oluşabilir ve yanlış sonuçlar oluşabilir.
Negatif geribildirimler: Geribildirim sürecinde kendinize negatif geribildirim veriyorsanız, kendinizi sürekli yıkıcı bir şekilde eleştiriyorsanız, bu içsel diyaloğunuz hiçbir zaman sizi bir yere taşımayacaktır. Geribildirim pozitif ve doğru yapılırsa öğrenmeyi nasıl sağlarsa, aksi de öğrenmenin önünde engeldir. Her gün kendi kendimize söylediğimiz ve düşündüğümüz geribildirimler inançlarımızı şekillendirir. Negatif geri bildirimler negatif inançlara neden olur. Sınırlayıcı inançlara ve korkulara sahip olduğunuzda bu, öğrenmenin önünde büyük bir engel teşkil eder. “Ben fizikten anlamam veya ben İngilizce konuşamam” diyen biri kendi kendisini sınırlayacaktır. Kişinin bilinçaltında hata yapma korkusu da negatif inanç olarak karşımıza çıkmaktadır.
Konsantrasyon ve Motivasyon Eksikliği: Öğrenme üzerinde negatif sonuçlara sebep olabilir. Havuç ve sopa yaklaşımının eksikliği motivasyonu azaltır. Beklentinin olmaması çok büyük eksikliktir. Beklenti yoksa hikaye yok demektir. Hikayenin olmadığı yerde de heyecan yoktur. Özellikle havucun yani ödülün eksikliği önemli bir motivasyon kaybıdır. Sopa ikinci derecede önem taşır. Ödül yoksa dürtü de yok demektir. Yaradan bile cennet ve cehennemi yaratmıştır.
Çevre: Dış referanslı programa geçtiğinizde, alacağınız tepkiler öğrenmenize engel olabilir. Eğer “sen bunu yapamazsın” diyen bir yöneticiniz varsa veya “bu iş sana göre değil” diyen bir sevdiğiniz varsa sırf onların bilinçaltınızdaki değeri yüzünden gerçekten öğrenemeyeceğinizi düşünürsünüz ve öğrenmeye çalışmazsınız. Fakat iç referanslı bir moda geçerseniz böyle durumlarda, sadece “bende yapabilirim” dediğinizde yeniden çerçeveleme yapmış olursunuz ve öğrenebilirsiniz.
Fazla ve gereksiz bilgi: kafa karışıklığına neden olur ve bilginin arşivlenmesi ve öğrenilmesine engel olabilir. Bilgi yığını, önemli bilgilerin de arada kaynamasına neden olur. Yeni öğrendiğiniz bilgileri kullanmalısınız.
Yeni Bilgileri Kullanmama: Yeni öğrendiklerinizi eski bilgilerinize bağlamalısınız. Aksi halde, yeni bir şey öğrenmeye çalıştığınızda bilinçaltı “nasılsa bu bilgiyi de kullanmayacak” muamelesi yapar ve bilgiyi çok önemle kodlamaz.
Ben Demiştim Yanılgısı: Bilgileri kodlamak ve hayata geçirmek gerekir. Aksi halde çokça “ben demiştim” dersiniz ancak uygulamazsınız. Eğer “ben demiştim” diyorsanız, özgüveninizi sorgulamanız gerekmektedir. Öğrendiklerinizi uygulamada eksiklik var demektir. Söylemek yerine yapmayı tercih etmelisiniz. Harekete geçmemek düşüncelerinize saygısızlıktır.
Yanlış Öğrenme Stratejileri: Kişinin karakteri ve temsil sistemine göre çalışmaması ve kendine uymayan öğrenme stratejileri sonucunda yapacağı çalışmalar çok verimli olmayacaktır. Mutlaka bireyin, öğrenmeyi öğrenmesi gerekir. 5 duyunun hepsinden azami şekilde yararlanmak gerekir.
Esnek Olmama ve Rahatlayamama: Eğer konuya göre, zamana göre ve diğer değişkenlere göre esnek davranılmazsa; zihin rahatlayamaz, kişi odaklanma sorunu yaşar ve öğrenme tam anlamıyla gerçekleşmez. Ne kadar rahat olunur ve ne kadar esnek davranılırsa o kadar kolay öğrenilir.
Alıştırma:
Tüm bunların yanında burada yazılı olmayan nedenler de olabilir. Kendinize “öğrenmemin önündeki engel nedir?” diye sorup cevap arayabilirsiniz. Öğrenme engellerini tespit edip çözüm yollarını da ararsanız hızlı ve verimli öğrenmeye doğru ilk adımı atmış olursunuz.